Fed Tutanakları: Enflasyon ve İşsizlik Arasındaki Zor Tercihler Gündemde
ABD Merkez Bankası (Fed) yetkilileri, 6-7 Mayıs tarihlerindeki son toplantılarında, önümüzdeki aylarda artan enflasyonla birlikte yükselen işsizlik riskine dikkat çekerek "zorlayıcı tercihlerle" karşı karşıya kalabileceklerini kabul etti. Toplantı tutanaklarına göre, finansal piyasalardaki oynaklık ve Fed personelinin resesyon riskinin arttığına dair uyarıları bu görünümü destekliyor.
Bu karamsar tablo, Başkan Donald Trump’ın, toplantıdan bir hafta sonra Çin’den ithal ürünlere yönelik %145'e varan ağır gümrük tarifelerini erteleme kararı almasıyla kısmen değişmiş olabilir. Bu tarifeler, tahvil faizlerini yükseltmiş, hisse senedi fiyatlarını düşürmüş ve ABD ekonomisinde durgunluk beklentilerini artırmıştı. Ancak Çarşamba günü yayımlanan tutanaklar, tarifeler askıya alınmış olsa da tamamen geri çekilmemiş olduğundan, Fed yetkililerinin belirsizliğini koruyan bu politikalardan kaynaklanan olası etkileri ciddiyetle değerlendirdiğini gösteriyor.
Toplantıda, tahvil piyasalarındaki oynaklığın finansal istikrar açısından izlenmesi gereken bir risk olduğu vurgulandı. Ayrıca, ABD dolarının güvenli liman statüsünün değişmesi ve Hazine tahvili getirilerinin artması gibi gelişmelerin, ekonomi üzerinde uzun vadeli etkiler yaratabileceğine dikkat çekildi.
Fed yetkilileri, aynı anda hem enflasyonun hem işsizliğin artabileceği ihtimaline odaklanıyor. Bu senaryo, politika yapıcıları daha sıkı para politikasıyla enflasyonla mücadele etmek veya büyüme ve istihdamı desteklemek için faiz indirmek arasında zor bir tercih yapmaya itebilir. Tutanaklarda, "Katılımcıların neredeyse tamamı, enflasyonun beklenenden daha kalıcı olabileceği riskine işaret etti" ifadesi yer aldı. Trump yönetiminin önerdiği ithalat vergilerine ekonominin uyum sağlaması bu endişeleri artırdı.
Fed personelinin yaptığı sunumda ise, 2025 yılı boyunca enflasyonun yüksek kalacağı ve iş gücü piyasasının zayıflayarak işsizlik oranının yıl sonunda sürdürülebilir seviyenin üzerine çıkacağı öngörüldü. Nisan ayı itibarıyla işsizlik oranı %4,2 seviyesindeydi. Fed, bu oranın uzun vadede %4,6 civarında sürdürülebilir olduğunu kabul ediyor.
Çin ve diğer ülkelere uygulanması planlanan sert tarifelerin ertelenmesi, bazı analistlerin resesyon beklentilerini azaltmasına neden oldu. Ancak Fed yetkilileri hâlâ, bu tarifelerin sadece müzakereler sonuçlanana kadar askıya alındığını ve Temmuz ayında yeniden gündeme gelebileceğini göz önünde bulunduruyor.
Mayıs başındaki toplantıda faiz oranlarının %4,25–4,5 aralığında sabit tutulmasına karar verilmişti. Toplantı sonrası konuşan Fed Başkanı Jerome Powell, Trump yönetiminin gümrük politikalarının netleşmesine kadar bankanın bekle-gör tutumunu sürdüreceğini belirtmişti. Powell ve diğer yetkililer bu yaklaşımı sonraki açıklamalarda da yineledi.
Fed’in bir sonraki toplantısı 17-18 Haziran tarihlerinde yapılacak. Bu toplantıda, enflasyon, istihdam, ekonomik büyüme ve uygun görülen faiz oranlarına ilişkin güncel projeksiyonlar açıklanacak. Mart ayındaki projeksiyonlara göre, 2025 sonuna kadar iki kez 25 baz puanlık faiz indirimi öngörülmüştü.
Kaynak: Reuters